Dünya üzerinde meydana gelen depremler, insanlığın yaşadığı en büyük felaketlerin başında yer almaktadır. Ülkemiz dünyanın en önemli deprem bölgelerinden birinde bulunmakda.Ülkemizde deprem bilincinin gelişmesi ve kamuoyunda gündemde kalması amacıyla her yıl 1-7 mart tarihleri arasında deprem haftası olarak kutlanmaktadır.
Ülkemizin % 66’si 1.inci ve 2’inci derece deprem bölgesinde bulunmaktadır. Ülke nüfüsümüzün %70’i deprem bölgelerinde yaşamaktadır.Deprem ülkemiz için en önemli risk faktörlerinden birisidir.
17 Ağustos 1999 Marmara,22 Kasım 1999 Düzce,23 Ekim 2011 Van depremleri ve orta büyüklükteki bir sürü deprem, ülkemizdeki deprem gerçeğini göstermektedir. Bu depremlerde binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Doğrudan ve dolaylı olarak GSMH %1-3 civarında ekonomik kayıp yaşadık.
Depremlerin her hangi bir şekilde durdurulması söz konusu değildir. Doğanın bir gerçeği olan depremler önlenemez, ancak akılcı, bilimsel önlemler,eğitim ve planlı yerleşim planları ile vereceği zararlar azaltılabilir.Birer doğa olayı olan depremlerin afette dönüşmesi, felaket olarak yaşanması halkımızın alın yazgısı olamaz.
Depremler jeolojik nedenlerle meydana gelen doğa olaylarıdır. Depremlerin afete dönüşmesi ‘Takdir-i ilahi’,’Doğal afet’ gibi göstererek gerekli önlemleri almamak,toplumu deprem konusunda eğitmemek,sorumlulukdan kaçmak,akıldan,bilimden,uzak politikaların sonucunda birer afete dönüşmektedir.
Karadeniz Doğa Koruma Federasyonu olarak,yaşadığımız depremlerde yaşamını kaybeden bütün vatandaşlarımızı saygıyla anıyor,yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyoruz.
DEPREMİ UNUTMAYALIM, UNUTTURMAYALIM